İçeriğe geç

Nizamı Cedit ordusunu kim dağıttı ?

Nizamı Cedit Ordusunu Kim Dağıttı? Tarihsel Bir İnceleme

Geçmişi Anlamaya Çalışan Bir Tarihçinin Girişi

Tarih, zamanla şekillenen, değişen ve bazen keskin dönüşümler yaşayan bir yolculuktur. Geçmişi anlamak, yalnızca eski olayları hatırlamak değil, bu olayların bugüne nasıl etki ettiğini, toplumsal yapıları nasıl dönüştürdüğünü ve yaşanan kırılma noktalarının bugünkü dünyamıza nasıl yansıdığını görmek demektir. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde yaşanan pek çok gelişme, hem Osmanlı’nın iç dinamiklerini hem de dış dünyaya karşı tutumunu derinden etkiledi. Bu olaylardan biri, Nizamı Cedit ordusunun kurulması ve sonrasında bu ordunun dağıtılmasıydı. Peki, bu dönüşüm nasıl oldu ve Nizamı Cedit ordusunu kim dağıttı? Bu soruyu sadece tarihsel bir perspektiften değil, toplumsal değişimlerin izlerini süren bir bakış açısıyla incelemeye çalışalım.

Nizamı Cedit’in Kuruluşu: Yeni Bir Düzenin Başlangıcı

Nizamı Cedit, 18. yüzyılın sonlarına doğru Osmanlı İmparatorluğu’nda, padişah III. Selim döneminde kurulan bir askeri reform hareketiydi. Nizamı Cedit, Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri gücünü modernize etmeyi, batıdaki yenilikleri takip ederek orduyu yeniden yapılandırmayı amaçlıyordu. III. Selim, özellikle Fransız Devrimi’nin etkisiyle, Batı’daki askeri düzenlemeleri gözlemleyerek Osmanlı ordusunun yetersizliğini görmüş ve bunu gidermek için reform yapma kararı almıştı. Nizamı Cedit’in kurulduğu 1793 yılından itibaren, Osmanlı ordusunun geleneksel yapısına karşı yenilikçi bir adım atılmıştı.

Nizamı Cedit ordusu, Batı tarzı eğitim alan, modern silahlarla donatılmış ve disiplinli bir ordu olmayı hedefliyordu. Bu ordu, sadece askeri bir yapı değil, aynı zamanda imparatorluğun bürokratik, ekonomik ve toplumsal yapısını değiştirmeyi de vaat ediyordu. Ancak, bu yenilikçi hareketin karşısında duracak birçok geleneksel güç vardı. Osmanlı’nın bürokratik yapısındaki eski yapılar, Nizamı Cedit’in getirdiği değişikliklere karşı direniş göstermeye başladılar.

Karşıt Güçler ve Toplumsal Direniş

Nizamı Cedit ordusunun kurulması, Osmanlı’nın geleneksel askeri yapısına ve toplum yapısına yönelik bir tehdit olarak algılandı. Yeni düzenin savunucuları, Osmanlı ordusunu modernize ederek imparatorluğun gücünü artırmayı amaçlarken, karşıt güçler, bu yenilikçi hareketin geleneksel değerlerle çeliştiğini düşünüyorlardı. Bu karşıt güçlerin başında ise Yeniçeriler geliyordu.

Yeniçeriler, Osmanlı ordusunun en köklü ve güçlü askerî teşkilatlarından biriydi. Nizamı Cedit’in modernleşme hareketi, Yeniçerilerin ayrıcalıklı konumunu tehdit ediyordu. Bu yüzden, Nizamı Cedit’e karşı büyük bir direnç oluştu. Ayrıca, dönemin toplum yapısı ve Osmanlı’daki güç dengeleri de bu direnişi körükleyen unsurlar arasındaydı. Toplumun bazı kesimleri, Osmanlı’nın geleneksel yapısının bozulmasını istemiyor, mevcut düzenin devamını savunuyordu. Bu toplumsal karşıtlık, Nizamı Cedit ordusunun varlığını sürdürebilmesini zorlaştırdı.

Nizamı Cedit Ordusunun Dağıtılması: II. Mahmud’un İhtilali

Nizamı Cedit ordusunun dağıtılmasında, dönemin padişahı II. Mahmud’un rolü büyüktür. III. Selim’in ölümünden sonra tahta çıkan II. Mahmud, Nizamı Cedit’in getirdiği değişimlerin ve askeri reformların karşısındaki direnişi daha da derinlemesine hissetti. 1807 yılında Yeniçeri Ocağı tarafından gerçekleştirilen Kabakçı Mustafa İsyanı, Nizamı Cedit hareketine karşı verilen tepkilerin zirveye ulaşmasıydı. Bu isyan sonucunda, Nizamı Cedit’in askeri gücü ve ordusu tamamen ortadan kaldırıldı.

II. Mahmud, bu isyanı bastırmak için sert önlemler alarak, Yeniçeri Ocağı’nı ortadan kaldırmak için harekete geçti. 1826 yılında gerçekleştirdiği Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması ve Asakir-i Mansure-i Muhammediye adını verdiği yeni orduyu kurarak, Osmanlı’nın askeri yapısındaki en büyük köklü değişikliği gerçekleştirdi. Nizamı Cedit, Batı tarzı askeri düzenlemeyi benimsemiş olsa da, bu yenilikler eski yapılar ve geleneklerle uyumsuz olduğu için uzun ömürlü olamadı.

Toplumsal Dönüşümler ve Günümüzle Bağlantı

Nizamı Cedit’in dağıtılmasının ardından, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki modernleşme çabaları uzun bir süre duraklama aşamasına girdi. Ancak, bu olaylar, toplumsal dönüşümün ve değişimlerin zorlayıcı etkilerini gösteren önemli bir kırılma noktasını işaret etmektedir. Batı tarzı reformların, geleneksel yapılarla uyumlu bir şekilde entegre edilmeden uygulanması, toplumsal huzursuzluk ve direnişe yol açmıştır.

Bugün, bu tarihi olayların izlerini görmek, toplumsal değişim süreçlerine dair önemli çıkarımlar yapmamıza olanak tanır. Toplumların yeni düzenlere ve reformlara nasıl tepki verdiğini, geleneksel yapıların ne denli güçlü olduğunu ve bu dirençlerin zamanla nasıl kırıldığını anlamak, geçmişten bugüne çok önemli bir ders sunmaktadır. Günümüzde de toplumlar benzer bir direnişle karşılaşabilir: Değişim her zaman kolay kabul edilmez ve eski yapılar, yeni reformlara karşı çıkar. Nizamı Cedit’in hikâyesi, bu çatışmanın ve değişim arayışının simgesel bir örneğidir.

Sonuç: Nizamı Cedit ve Tarihten Günümüze

Nizamı Cedit ordusunun dağıtılmasında, tarihsel bir kırılma noktası olan bu olay, sadece Osmanlı İmparatorluğu’nun iç dinamikleriyle ilgili bir mesele değildi. Bu, aynı zamanda toplumların değişime nasıl tepki verdiği, yeniliğin ne zaman kabul edilip ne zaman reddedildiği konusunda bize önemli ipuçları sunmaktadır. Geçmişin izlerini takip etmek, sadece tarihi anlamak değil, günümüzdeki toplumsal dönüşümleri de daha iyi kavrayabilmek için gereklidir. Geçmişten günümüze paralellikler kurarak, toplumsal değişimlerin nasıl şekillendiğine dair daha derin bir farkındalık oluşturabiliriz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
hiltonbet yeni giriştulipbetsplash