Güdümsüz Demek Ne Demek? Öğrenmenin Özgür Alanında Yönsüzlüğün Gücü Bir sınıfta, gözlerinde merak ışığı taşıyan bir çocuk… El kaldırmadan konuşur, defterin kenarına anlam arayışını çizer, bazen öğretmenin sorduğundan farklı bir sorunun peşine düşer. İşte o çocuk, güdümsüz öğrenmenin en saf temsilcisidir. Çünkü öğrenme, yalnızca yönlendirilmek değil; kendi yönünü bulabilmektir. Eğitimde “güdümsüzlük”, sanıldığı gibi başıboşluk değil, özgür düşüncenin nefes aldığı bir alandır. Güdümsüz Demek Ne Demek? Güdümsüz kelimesi, “yönlendirilmeyen, dışsal kontrol altında olmayan” anlamına gelir. Ancak pedagojik açıdan bu kelime, çok daha derin bir çağrışım taşır. Güdümsüzlük, bireyin öğrenme sürecinde kendi iç motivasyonuyla hareket etmesi, dışsal ödül ya da cezalara bağlı…
Yorum BırakLaboratuvar ve Analiz Çözümleri Yazılar
Granit Tava mı Daha İyi, Teflon Tava mı? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir Güç Analizi Giriş: Gücün ve Direncin Mutfaktaki Yansıması Bir siyaset bilimci için dünya, yalnızca parlamento sıralarında ya da meydanlarda değil; mutfakta da şekillenir. Çünkü her araç, her nesne, toplumsal düzenin ve güç ilişkilerinin küçük bir modelidir. Granit tava ile teflon tava arasındaki tercih, sadece bir mutfak eşyası seçimi değildir; bireyin sistemle, iktidarla ve ideolojiyle kurduğu ilişkinin mikroskobik bir izdüşümüdür. Siyaset, her zaman dayanıklılıkla esneklik arasında bir denge arayışıdır. Granit tava, dayanıklılığın ve direncin sembolü; teflon ise esnekliğin, uyumun ve modernitenin temsilidir. Tıpkı devlet ile birey arasındaki o kırılgan…
Yorum BırakHicri Takvim Bugün Ayın Kaçı 2024? — Zamanın Farklı Yüzleri Zamanın tek bir çizgide aktığına inanmak kolaydır. Oysa her kültür, her inanç, hatta her aile zamanı kendince ölçer, hisseder, yaşar. Kimimiz miladi takvimle yeni yılı kutlarken, kimimiz Hicri yılın başlangıcını dualarla, samimiyetle karşılarız. Bu yazıda size sadece “bugün Hicri takvime göre ayın kaçı?” bilgisini değil, aynı zamanda bu sorunun ardındaki kültürel ve insani anlamı anlatmak istiyorum. Çünkü zaman, sadece sayılardan ibaret değildir; kimliğimizin, inançlarımızın ve tarihimizin nabzıdır. 2024’te Hicri Takvimde Bugün Nerede Duruyoruz? 2024 yılı miladi takvime göre hızla akarken, Hicri takvimde bugün (yani 2024 yılına denk gelen dönem) 1445…
Yorum BırakFotoğraf Editleme Nasıl Yapılır? Geçmişten Günümüze Bir Analiz Bir Tarihçinin Samimi Girişi Tarihçiler, her neslin kendine özgü izlerini bırakıp, geçmişi anlamaya çalışırken, zaman zaman kaybolan bir görüntüyü arar. O görüntü, yalnızca bir dönemin görsel değil, toplumsal ve kültürel anlamını da taşır. Fotoğraf, tarih boyunca birçok anlam taşıyan bir belgedir, ancak her fotoğraf gerçekte ne kadar “doğru”yu yansıtır? Zaman içinde fotoğrafların manipülasyonu, yani editlemesi, bir araç olarak toplumları nasıl etkiledi? Bu yazıda, fotoğraf editlemenin tarihsel süreçlerini ve toplumsal dönüşümünü ele alarak, bu sanatın nasıl geliştiğini, kırılma noktalarını ve günümüzdeki gücünü keşfedeceğiz. Bu yolculukta, fotoğrafın sadece bir görüntü olmadığını, aslında sosyal ve…
Yorum BırakEt Sote En Güzel Hangi Etten Yapılır? Edebiyatın Mutfağında Bir Yolculuk Bir kelimenin tencerede kaynayan bir et gibi pişebileceğini kim bilebilirdi? Edebiyat, bazen bir mutfak gibidir; yazar, kelimeleri doğrar, cümleleri kavurur, anlamı baharat misali serper. “Et sote” de böyle bir metindir aslında: Ateşle, sabırla, duyguyla yoğrulmuş bir anlatıdır. Soruyu sormak bile bir şiir gibidir: Et sote en güzel hangi etten yapılır? Bu yalnızca bir yemek sorusu değildir; bu, malzemenin özüyle, insanın emeğiyle, anlamın pişme süreciyle ilgili bir varoluş sorusudur. Kelimenin Piştiği Yer: Lezzetin Anlatısı Bir yazar için kelime neyse, bir aşçı için et odur. Doğru kelimeyi bulmak kadar, doğru eti…
Yorum BırakGiriş: Toplumsal Bağların Görünmez Bedelleri Bir sosyolog olarak toplumun karmaşık örgüsüne baktığımda, her ilişkinin bir karşılığı, her davranışın bir anlamı olduğunu görüyorum. Ancak bazı ilkeler vardır ki, görünürde karşılıksızlık taşır — tıpkı “bedelsizlik ilkesi” gibi. Bu ilke, hukukta ya da iktisatta “bir işlem karşılığında maddi bir bedel alınmaması” anlamına gelir. Fakat toplumsal düzlemde, bu ilke sadece ekonomik bir durumu değil, değerlerin, rollerin ve ilişkilerin görünmez dinamiklerini de açıklar. Bir toplumun bedelsizlik anlayışı, onun ahlaki kodlarını, cinsiyet rollerini ve hatta iktidar ilişkilerini belirler. “Karşılıksız” görünen hiçbir şey bütünüyle bedelsiz değildir; çünkü sosyal dünyada her şey anlamla, statüyle, güçle veya duygusal bağlılıkla…
Yorum Bırak13.00’de nasıl yazılır? Zamanın psikolojisi ve insan zihninin düzen arayışı Bir psikoloğun meraklı gözünden giriş Zamanı nasıl yazdığımız, aslında onu nasıl algıladığımızın bir yansımasıdır. Bir psikolog olarak sık sık düşünürüm: İnsanlar neden “13:00” yerine “13 00” yazar ya da “13.00’de” demek yerine farklı biçimlerde ifade eder? Bu yalnızca yazım kuralı değil, zihinsel düzenin, bilişsel netliğin ve kontrol arzusunun bir göstergesidir. Her dilde, her toplumda zamanı belirtmenin farklı biçimleri vardır. Ancak bu biçimler yalnızca iletişimsel kolaylık sağlamaz; aynı zamanda insanın zamana karşı duyduğu kaygı, kontrol ve anlam arayışını da yansıtır. Zamanı yazmak: bilişsel düzenin bir izdüşümü İnsanın beyni, düzeni sever. Zaman…
Yorum BırakHangi Gökçek Hayatını Kaybetti? — Bellek, Medya ve Soyadının Siyaseti Üzerine İsimler, Haberler ve Kayıplar: Kitle Belleğinin Kapıları Bir soyadı, tek bir kişiye değil, bir hafıza kümesine işaret eder. “Gökçek” dediğimizde akla farklı figürler gelir: siyasetçiler, sanatçılar, akademisyenler… Peki “Hangi Gökçek hayatını kaybetti?” sorusu, yalnızca bir doğrulama ihtiyacı mı, yoksa kitle iletişiminin bellekle kurduğu sorunlu ilişkinin belirtilerinden biri mi? Bu yazı, haber başlıklarında beliren muğlaklığın nedenlerini; tarihsel arka planı, güncel akademik tartışmaları ve kamusal bilginin etik sorumluluğunu ele alıyor. Tarihsel Arka Plan: Soyadı, Modern Vatandaşlık ve Kamu Alanı Türkiye’de soyadlarının modern yurttaşlığa bağlanması, 1934 tarihli Soyadı Kanunu’yla ivme kazandı. Soyadı,…
6 YorumAydın Germencik Kaymakamı Kimdir? Edebiyat Perspektifinden Bir İnceleme Giriş: Kelimelerin Gücü ve Anlatıların Dönüştürücü Etkisi Üzerine Bir Edebiyatçının Düşünceleri Edebiyat, yalnızca kelimelerle değil, dünyayı şekillendiren anlatılarla da ilgilenir. Her metin, bir karakterin yolculuğuna, bir toplumun değişimine ya da bir zamanın ruhuna dair derin izler bırakır. Bir edebiyatçı için kelimeler, hayata yön veren birer araçtır; bu kelimeler aracılığıyla, tüm varoluşu ve ilişkileri sorgularız. Tıpkı bir karakterin içsel dünyasında yaşadığı dönüşüm gibi, toplumsal yapıları oluşturan figürlerin de derinlikli bir anlatıya sahip olduğunu kabul etmek gerekir. Aydın Germencik Kaymakamı kimdir? sorusuna bu perspektiften bakıldığında, kaymakamlık gibi bir devlet pozisyonu, sadece bir idari görev…
6 YorumDikdörtgen Hangi Geometrik Şekildir? Psikolojik Bir Analiz Bir psikolog, bir insanın davranışlarını anlamaya çalışırken, bazen yalnızca bir geometrik şeklin bile insan zihnindeki derin izleri anlamamıza yardımcı olabileceğini fark eder. Bugün gelin, bir “dikdörtgen” üzerine düşünelim. Klasik bir geometrik şekil olmasına rağmen, bu basit form aslında zihnimizde, hislerimizde ve toplumsal yapımızda nasıl yer bulur? Peki, dikdörtgen aslında yalnızca matematiksel bir figür mü, yoksa daha derin anlamlar taşır mı? Bilişsel Psikoloji Perspektifinden Dikdörtgen Bilişsel psikoloji, insan zihninin bilgiyi nasıl işlediğini ve şekilleri nasıl algıladığını anlamaya yönelik bir alandır. Bu bakış açısına göre, bir dikdörtgenin zihin üzerindeki etkisi çok ilginçtir. İnsanlar, dikdörtgeni hemen…
8 Yorum